Anne : Sarılayım mı sana?
Mercan : Ama yüzüme nefes yapıyosun
**
Arabada giderken "Baba camı kapat, saçlarıma rüzgar geliyoo"
**
Baba : Hadi kaydırağa gidelim
Mercan : Tamam gidicez. Tşörtümü giyiyim geliyorum, tamam mı ? (idare eder tavırlarla)
**
Anne : Eee Mercan naber? İşler nasıl?
Mercan : Benim işim yok ki..
**
Anne : "Bir aslan miyav dedi, minik fare kükredi" (şarkısını söylüyor)
Mercan: Aslan miyav demez ki , roaar diyer, kedi miyavv der, fare ii iii der..
**
Hayalgücünün ürünleri ;
"Kanepenin arkasında yılan var, oradan geçemem."
"Duvar tarafına sen geç, oradan bi kez eşşek gelmişti"
"Salon! Hadi yemeğini ye" (ppohahaha diye gülüyo bi de arkasından)
Duvara sarılıp "canım duvarım"
***
Tırnaklarını kestikten sonra "şimdi töööpü" (sanki manikür salonu!) :)
**
Keçeli kalemle ayağını boyamıştı. Elinden kalemi zorla almıştık. Yine keçeli kalemi alınca
Anne : Ama ayağını boyama tamam mı ?
Mercan : Tamam ama ben bi kez boyamıştım
Anne : Evet biz de sana boyama demiştik
Mercan : Sen demiştin
Anne : Baba ve ben demiştik
Mercan : Hayır sen boyama demiştin, baba bağırmıştı
***
Saatlerce gezip eve gelen Mercanın hala aklı dışardadır ; "Sitenin parkı çok güzel, gidelim mi?"
**
Yemek yedirmeye çalışan babasına : "Baba ben kendim yiyerim, sen merak etme, sen kendi yemeğini ye"
**
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder