18 Şubat 2014 Salı

Seyahatta tanıdım seni Mercan :)

Hani derler ya, bir insanı en iyi seyahatta tanırsın diye. Ben de kızımı Gaziantep gezisinde daha yakından tanıdım adeta..

Uçak yolculuğu sırasında artık ayaklanmış 1 adet Mercan'ı kucağımızda oturtamayacağız diye düşünüyordum. Heralde servis masasının arkasından dolaşacağız diye bekliyordum.

Ancak hiç de beklediğim gibi olmadı. Giderken akşam 18 sularıydı. Kalkışta kulakları ağrımasın diye emzirdim. Uyuyakaldı. İnmeye bir 15 dakika kalana kadar da uyudu.. Dönüşte ise yolculuk öncesi güzel bir uyku çekti. Yola çıkmak için uyandırdık, o derece :) Dolayısıyla zaten uçakta (akşam 8) uyumasını beklemiyorduk. Ama hiç huysuzlanmadı. Gayet tatlı tatlı oyunlar oynadı. Eline pet şişe verdik, kapağını takıp çıkarmaya çalıştı. Derginin resimlerine baktık. Yanındaki, önündeki koltuktaki kişilerle göz kontağı kurdu ve onlara gülümsedi.

Dönüşte hava alanı oldukça kalabalıktı. Havaalanında özellikle bebekler olmak üzere çevresiyle iletişim halindeydi Mercan. Hatta yeni bir şey başlattı : utanır gibi yapmaca :) Buna ay sen ne tatlısın falan dendiği zaman gülümserdi, artık utanır gibi yapıp benim bacaklarıma sarılıyor, kucağımdaysa kucağıma gömülüyor, sonra tekrar o kişiye bakıyor, sonra tekrar utanıyor..

Gaziantep'te de zamanımız gayet keyifli geçti. Zeugma müzesine gittik. Müzeyi yürüyerek gezdi Mercan ve gayet mutluydu gezerken. Yeme içme ve parka gitme kısmını da eklersek değmeyin keyfimize modundaydık özetle

Ben Mercanın ne kadar büyüdüğünü farkettim bu seyahat ile. Gayet uyumluydu, en güzeli söyleneni anladığı için anlatabilme lüksü. Bak şimdi uçuyoruz, gidiyoruz, burada bekliyoruz vs gibi..

Minik buda büyüyor..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder