Eh artık uygulamaya geçme zamanım geliyor. İşin en zor kısmı bu.
Burada belki 1 sayfada özetlenecek ancak bir de bana sormalısınız. 30 dk hatta 50 dk ya kadar ağladığı oldu ve buna dayanmak gerçekten bugüne kadar başıma gelen en zor işti diyebilirim. Bir de Tracy kitabında kulağınızı pamukla tıkamayı deneyin, tabi ki bebeğinizin ağlamasına duyarsızlaşın diye söylemiyorum ama bebeğinizin uykuya geçmek için attığı çığlıklar kulaklarınızı ağrıtabilir diyordu. Peh kadın ne yaptın demiştim okurken. Ama kulaklarım günlerce çınladı ve başım inanılmaz ağrıdı. Fiziksel olarak bu kadar zorlayan bu yöntem ayrıca psikoljik olarak da yoruyor insanı, ek olarak da kulak ve baş ağrısı. Heyhat, daha yok mu??
31 Mayıs 2013 Cuma
28 Mayıs 2013 Salı
Uyku maceraları 3 - Plan Zamanı
Yorgunluktan bitap halde, kitaplardan okuduklarımı, çevreden duyduklarımı, netten araştırdıklarımı, bloglardaki tecrübe yazılarını evirip çeviriyorum kafamda..
Şimdi hepsini bir potada eritip kendime ve Mercan'ıma göre bir plan oluşturma zamanı.
Uyku eğitimi için doğru ay hangi ay ?
Doktorumuza uyku eğitimine ne zaman başlamalıyız diye sorduğumuzda "aslında her zaman uyku eğitimi verebilirsiniz, memede uyutmayın, yatağına tam uyumadan koyun ve piş pişleyerek uyutun" diyordu. Bu aslında sanırım bütün uyku eğitimi tekniklerinin ortak olarak söyledikleri temel nokta. Kimisi sandalye diyor, kimisi sarıp sarmala diyor, kimisi yatır kaldır diyor ama temelde aman ha memede uyutmayın diyor.
Doktorumuz sadece 7.aydan önce ağlatmayın diyordu.
Kim West yönteminin, 6. aydan sonra uygulanmasını tavsiye ediyor ama önceki aylar için de bebeği yatağa uykulu koymayı öneriyor.
Tracy Hogg ise 4. aydan itibaren Yatır kaldırı uygulamayı öneriyor.
Şimdi hepsini bir potada eritip kendime ve Mercan'ıma göre bir plan oluşturma zamanı.
Uyku eğitimi için doğru ay hangi ay ?
Doktorumuza uyku eğitimine ne zaman başlamalıyız diye sorduğumuzda "aslında her zaman uyku eğitimi verebilirsiniz, memede uyutmayın, yatağına tam uyumadan koyun ve piş pişleyerek uyutun" diyordu. Bu aslında sanırım bütün uyku eğitimi tekniklerinin ortak olarak söyledikleri temel nokta. Kimisi sandalye diyor, kimisi sarıp sarmala diyor, kimisi yatır kaldır diyor ama temelde aman ha memede uyutmayın diyor.
Doktorumuz sadece 7.aydan önce ağlatmayın diyordu.
Kim West yönteminin, 6. aydan sonra uygulanmasını tavsiye ediyor ama önceki aylar için de bebeği yatağa uykulu koymayı öneriyor.
Tracy Hogg ise 4. aydan itibaren Yatır kaldırı uygulamayı öneriyor.
Etiketler:
easy,
harvey karp,
kim west,
sallayarak uyutma,
tracy hogg,
uyku,
uyku eğitimi,
yatır kaldır
20 Mayıs 2013 Pazartesi
Uyku maceraları 2 - Eteklerimdekileri dökme zamanı
Eve geldiğimde Mercan yine kolayca uykuya geçmiyor.
Bir önceki günün yorgunluğu ve doktordaki diyaloglar ile yüzleştiğim sıkıntılar üzerime gelmiş. Canım sıkkın. Mercan'ım da muhtemelen benim gerginliğim, uyku saatinde doktorda olmamız ve yorulmuş olması gibi sebeplerle uykuya geçemiyor. O uykuya geçemedikçe ben daha da karamsarlığa gömülüyorum.
En sonunda uyuyor. Ben de başımı ellerimin arasına alıp düşünmeye başlıyorum.
Ne okudun ne duydun ne gördün bugüne kadar ? diye soruyorum kendime.
Çevredeki tecrübeler ?
Çevremdeki bütün bebekler ayakta, salıncakta hatta battaniyede sallanarak uyumuş/uyuyor. Anneme ben nasıl uyuyordum diye soruyorum, odanın içinde turlarken seni de kucağımızda piş pişlerdik diyor. Yorulup sırayla yaparlarmış bu işi. Durdukları anda da çığlığı basarmışım, yürümeleri gerekirmiş illa. Aklıma yatmıyor tabi ki bunun tek çözüm olduğu ama başkası nasıl mümkün olabilir bilmiyorum, kitaplarda değil, gerçek hayatta ? Soruşturuyorum, her çocuğu olana soruyorum, bebekken nasıl uyuttun. Aldığım cevaplar : emzirerek, ana kucağında sallayarak.. Birkaç kişi kendi kendine uyuyordu cevabı veriyordu, ama hani yatağa koydun ve kendi kendine uyumuyorsa, nasıl alıştırmak lazım'ın cevabını çevremden bulamıyorum.
Kitaplar aldım, okudum. Kitaplar yazıyor da yazıyor. İnsanın inanası gelmiyor. Tıh! Sen gel de benim bebede uygula bunu diyorsun.
İşte kitaplardan notlar :
Bir önceki günün yorgunluğu ve doktordaki diyaloglar ile yüzleştiğim sıkıntılar üzerime gelmiş. Canım sıkkın. Mercan'ım da muhtemelen benim gerginliğim, uyku saatinde doktorda olmamız ve yorulmuş olması gibi sebeplerle uykuya geçemiyor. O uykuya geçemedikçe ben daha da karamsarlığa gömülüyorum.
En sonunda uyuyor. Ben de başımı ellerimin arasına alıp düşünmeye başlıyorum.
Ne okudun ne duydun ne gördün bugüne kadar ? diye soruyorum kendime.
Çevredeki tecrübeler ?
Çevremdeki bütün bebekler ayakta, salıncakta hatta battaniyede sallanarak uyumuş/uyuyor. Anneme ben nasıl uyuyordum diye soruyorum, odanın içinde turlarken seni de kucağımızda piş pişlerdik diyor. Yorulup sırayla yaparlarmış bu işi. Durdukları anda da çığlığı basarmışım, yürümeleri gerekirmiş illa. Aklıma yatmıyor tabi ki bunun tek çözüm olduğu ama başkası nasıl mümkün olabilir bilmiyorum, kitaplarda değil, gerçek hayatta ? Soruşturuyorum, her çocuğu olana soruyorum, bebekken nasıl uyuttun. Aldığım cevaplar : emzirerek, ana kucağında sallayarak.. Birkaç kişi kendi kendine uyuyordu cevabı veriyordu, ama hani yatağa koydun ve kendi kendine uyumuyorsa, nasıl alıştırmak lazım'ın cevabını çevremden bulamıyorum.
Kitaplar aldım, okudum. Kitaplar yazıyor da yazıyor. İnsanın inanası gelmiyor. Tıh! Sen gel de benim bebede uygula bunu diyorsun.
İşte kitaplardan notlar :
Etiketler:
easy,
harvey karp,
kim west,
sallayarak uyutma,
tracy hogg,
uyku,
uyku eğitimi,
yatır kaldır
18 Mayıs 2013 Cumartesi
Uyku maceraları 1 - Uyku problemleri ile yüzleşmek
Mercan'ın 4. Ayını doldurmasına 2 gün kala 4. Ay muayenesi için doktorumuza gittik.
Mercanı etraflıca kontrol eden doktorumuz Mercan'ın gece 3 saatte bir kalktığını, gündüz de tek başıma olduğum için dinlenme fırsatım olmadığını duyunca bana acıyan gözlerle bakıp çözüm üretmeye çalıştı.
Geceki bir beslenmeyi biberonla babaya devretseniz?
Biberon almıyor.
Gece uykuyla alır.
E sütü ısıt, getir bebeğe ver diyene kadar bizim minik buda ortalığı yıkar. Ben de uyanırım, o zaman ne anlamı kalacak...
Doğru...
Eşim doktor ve ben gözlerimizi duvarlarda gezdiriyoruz..ve bu 3 kişiden ikisi benim yerimde olmadıkları için kendilerini şanslı sayıyorlar belki de.
Mercanı etraflıca kontrol eden doktorumuz Mercan'ın gece 3 saatte bir kalktığını, gündüz de tek başıma olduğum için dinlenme fırsatım olmadığını duyunca bana acıyan gözlerle bakıp çözüm üretmeye çalıştı.
Geceki bir beslenmeyi biberonla babaya devretseniz?
Biberon almıyor.
Gece uykuyla alır.
E sütü ısıt, getir bebeğe ver diyene kadar bizim minik buda ortalığı yıkar. Ben de uyanırım, o zaman ne anlamı kalacak...
Doğru...
Eşim doktor ve ben gözlerimizi duvarlarda gezdiriyoruz..ve bu 3 kişiden ikisi benim yerimde olmadıkları için kendilerini şanslı sayıyorlar belki de.
Etiketler:
bebek,
easy,
harvey karp,
kim west,
tracy hogg,
uyku,
uyku eğitimi,
uyku sorunları,
yatır kaldır
17 Mayıs 2013 Cuma
Girizgah
Merhaba blogger dünyası,
Bendeniz Mercan Anası.
2012 mayısından itibaren hayatımın en mutlu aylarını geçirerek, keyifli bir hamilelik neticesinde Mercanı kucağıma aldım.
Bundan 4 ay önce Ocak 2013 te anne oldum. Son 4 aydır seve seve evde tek başıma bebeğime bakıyorum. İş hayatında şimdilik "pause" düğmesine basmış durumdayım. Eninde sonunda kucağını açmış beni bekleyecek olduğunu biliyor olsam da bir süre sanki dönmeyecekmişim gibi düşünmek hoşuma gidiyor. Şimdilik bütün enerjimi fikrimi hayatıma giren minik tontiş kızıma ayırmak istiyorum. Bu bana da iyi geliyor, iyi hisseden bir anne de bebeğe.
Doğayı seviyorum. Müziği, kitapları, yemek yapmayı, Egenin otlarını, mis gibi baharatları seviyorum. Toprağı, çiçekleri seviyorum.
İsterim ki doğayla iç içe tertemiz güzel bir evim olsun, sade, yettiği kadarına sahip olduğum bir hayatım olsun.
Her şeyin zamanı olduğuna inanıyor, bir gün bu hayalimin gerçekleşeceği günü bekliyorum.
Bu hayalim gerçekleştiğinde ise sonbahar gelsin. Kırmızı yapraklı bi ağacın altında şekerleme yapayım. Hafif serin bi rüzgar essin. Fly me to the moon çalsın. Uyukluyim. Hayaller kurayım. Benim yastığım yaşlı bi ağacın gövdesi olsun. Çimen kokusu, yosun kokusuna karışsın. Mercanım da yeşillikler içinde koşsun, gönlünce oynasın..
Tekrar merhaba,
Mercanla maceralarımı takip edebileceğiniz bloğuma hoş geldiniz..
Bendeniz Mercan Anası.
2012 mayısından itibaren hayatımın en mutlu aylarını geçirerek, keyifli bir hamilelik neticesinde Mercanı kucağıma aldım.
Bundan 4 ay önce Ocak 2013 te anne oldum. Son 4 aydır seve seve evde tek başıma bebeğime bakıyorum. İş hayatında şimdilik "pause" düğmesine basmış durumdayım. Eninde sonunda kucağını açmış beni bekleyecek olduğunu biliyor olsam da bir süre sanki dönmeyecekmişim gibi düşünmek hoşuma gidiyor. Şimdilik bütün enerjimi fikrimi hayatıma giren minik tontiş kızıma ayırmak istiyorum. Bu bana da iyi geliyor, iyi hisseden bir anne de bebeğe.
Doğayı seviyorum. Müziği, kitapları, yemek yapmayı, Egenin otlarını, mis gibi baharatları seviyorum. Toprağı, çiçekleri seviyorum.
İsterim ki doğayla iç içe tertemiz güzel bir evim olsun, sade, yettiği kadarına sahip olduğum bir hayatım olsun.
Her şeyin zamanı olduğuna inanıyor, bir gün bu hayalimin gerçekleşeceği günü bekliyorum.
Bu hayalim gerçekleştiğinde ise sonbahar gelsin. Kırmızı yapraklı bi ağacın altında şekerleme yapayım. Hafif serin bi rüzgar essin. Fly me to the moon çalsın. Uyukluyim. Hayaller kurayım. Benim yastığım yaşlı bi ağacın gövdesi olsun. Çimen kokusu, yosun kokusuna karışsın. Mercanım da yeşillikler içinde koşsun, gönlünce oynasın..
Tekrar merhaba,
Mercanla maceralarımı takip edebileceğiniz bloğuma hoş geldiniz..
11 Mayıs 2013 Cumartesi
Mercan'ın 4.ay maceraları
Uyku konusunda ise bel sırt omuz kol ne varsa feda olsun Mercanın uykuları yoluna :)) Bugün 4 kere 45 dakikalık uyku uyudu kızım, ve ben her seferinde 45 dakikayı da uzatmak için kucağımda ve yatağında salladım, bir de gece uykusu. Toplamda 9 kez uyutma seansı geçirdik yani :)) Ama geçen haftaya göre daha iyi bir konumdayız sanki ya da ben alıştım ve de kabullendim.. Kimbilir :)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)