Mercan'ın 4.ay maceraları

Bugün 12 nisan, Mercanım 3 ayını doldurdu bugün. 4. Ayı başlıyor. Bu ay bi çok yenilikle doluydu Mercan için. 7 nisan akşamı Anne dedi. Çığlık atıyor, tiz sesler çıkarıyor. Elimizden hafif destek alır almaz doğrulmaya çalışıyor. Kahkahalarla gülüyor. Eğleniyor. Sıkıldıysa da asla gülmüyor :) Elleriyle sürekli bizim yaptıklarımızı taklit ediyor ama en çok da hıııı hııııı şeklinde sesler çıkarak elii yumruk yapıyor. Heralde bu benim gösterdiğim seni gidi hhhmmm seni gidiii'nin taklidi. Özgün bir yorumu demek daha doğru olur :) Seni gidi hareketine kafayı takmış durumda, bir elinin işaret parmağını gösteriyor öbür elini yumruk yapıp sallıyor. İşaret parmağını gösterdiği eli sallayamıyor henüz. Seni gidiii hıııı şeklindeki söylenmeyi de ayrı olarak yapıyor, yumruğunu havaya kaldırıp eline baka baka. Çok alem, mükemmele erişene kadar durmak yok, çalışmaya devam!!

Uyku konusunda ise bel sırt omuz kol ne varsa feda olsun Mercanın uykuları yoluna :)) Bugün 4 kere 45 dakikalık uyku uyudu kızım, ve ben her seferinde 45 dakikayı da uzatmak için kucağımda ve yatağında salladım, bir de gece uykusu. Toplamda 9 kez uyutma seansı geçirdik yani :)) Ama geçen haftaya göre daha iyi bir konumdayız sanki ya da ben alıştım ve de kabullendim.. Kimbilir :)




Bugün 19 nisan cuma. Cumaları salonu mutfağı silip süpürme günü. Ama kız bugün uyumadı, ve de kucaktan inmemeye başladı. Oynatmaya az kaldı :) !! Salonda falan takılıyodu kendisi, şimdi ben odadan çıkar çıkmaz çığlığı basıyor. Aşıdan sonra bir huzursuzluk başladı, 2-3 gündür bitmiş durumdayım. Sabırrr diyorum.

16 sında doktora gittik. Rota aşısı yapıldı. Ağızdan sıvı şekilde rota canlı virüsü veriyorlar. Bizler için daha tehlikeli imiş. Bebeklerin vücudu daha bu aylarda bağışıklık sistemleri tepki vermedikleri için ateş ya da hastalığın belirtilerini göstermeden atlatıyorlarmış. 7. Aydan sonraki aşılarda ateş olabiliyormuş. Ancak aşıdan sonraki 3 saatte salyadan, 3 hafta boyunca da kakadan sakınacağız. Bize bulaşması durumunda mide bulantısı ve ishal yapıyormuş.

Kilosu ayına göre 97 persentilde. 6.885 gr. Kız bebeklerin bu aydaki max kilosu 7.200 imiş. Boyu 61.5 cm. Persentili 75. Baş persentili boy ve kiloya göre düşük, 50. Dr bıngıldak kapanmasın, kafatası kemikleşmesin diye d viti kesti. 1 ay kullanmayacağız.

Dr'un gözünde gözlük vardı, ve doktor stigmatlara karşı ağlama, kızma tepkisi için erken, 7.ayda beklenir ama Mercan bana kızgın kızgın baktı dedi. Etrafta çok fazla insan görmüyor olması ne yazık ki sonrası için zorluk olacak. Bu benim çok üzüldüğüm konulardan biri. Dolaşmaya çıkarsam da insanları uzaktan görüyor, göz teması olmadıktan sonra alışması imkansız..

Egzersiz yaptırmamızı söyledi. Baş tutması için iyi dedi. Oturtmak için bir sonraki ayı bekleyin dedi, ama bizim kız elimizi yakaladığı gibi kendini çekiyor yukarı. Hatta yattığı yerden de mekik çeker gibi doğrulmaya çalışıyo. Bumbo koltuk almıştık. Onu da 4. Aydan sonra kullanın dedi. Zaten tombiş bacakları zor sığdı, zaten yakında oturur diyerek iade ettik :) Aslında çok pratik bir koltuk ama bizim küçük budaya uygun değil.

Kucakta uyutuyoruz diyince sizin için zor oluyodur, pusette uyutmayı deneyin dedi.

Birkaç gündür pusette uyutmaya çalışıyorum. Pusette uyuyakalıyor. Ancak yatağına koyunca uyanıyor.

Bugün 25 nisan. Mercan dün beni bayaa yordu. 3 kez 30-40 dk lık uyudu. Uyutmasının da nerdeyse aynı sürede olduğu düşünülürse baya zahmetli maliyetli. Kar getirmeyen bi iş. Bir de böyle durumlarda gece de uyumazsa hepten enkaz oluyorum ben. Geçen gün gündüz de iyi uyumadı, gece 10 a kadar da uyumadı. Oy oyyy tam şenlik.. Ben uyuycam kız uyusa, yok uyumadı :)) Aşıdan sonra daha bugün kendimize geldik. Bu rota aşısı yaramadı Mercanıma. Ya da tesadüf oldu. Atakla denk geldi. Bugün daha uysaldı sanki ya da ben kasmadım ondan da olabilir. Heralde çocuk büyütmenin en zor yanı bu. Belirsizlikler içindesin, ve çözüm bulmaya çalışıyosun. Problem tanımlı değilken..

İyi şeylerden de bahsedelim. Kendi kendine söyleniyor artık daha çok, konuşur gibi sesler çıkarıyo. Net şekilde annnnee diyo :) meme demeye çalışıyo. Baba dedirtmeye çalışıyorum. Çok sevimli minicik ağzıyla bizim ağzımıza baka baka yaptıklarımızı izliyo ve sonra taklit etmeye çalışıyo.

Ve komik bi olay.. geçen gün Mercanı uyuttum. Pizza söylemiştik. Kapı çaldı. Odadan çıktım, çıkarken Levoya şişşş sessiz ol kız uyudu dedim. Levo Aşağıdaki pizzayı getiren adama kim o diyecek, kısık sesle kim oo dedi. Ahaha. Adam artık anlam verememiştir napıyo bu adam diye. E tabi buna sesli şekilde gülemememiz de ayrı komik oldu. Kız uyanmasın diye :))

Bugün apartmanda bir kadına rastladım. Mercanı sordu kaç aylık diye. 3 dedim. Aaa 5 aylık de dedi, nazar değer dedi :)


Bugün 2 mayıs. Dün 1 mayıs tatildi, babası da evdeydi. Eve misafir geldi. Kasım amcası ve Merve teyzesi. İlk 2 ayında evde hep birileri vardı, ve ziyarete de gelen olmuştu. Ama o zaman ufaktı ve etrafta olan bitenden pek haberdar olmuyordu. Salonda uyuyordu. İşyerimden gelen arkadaşlar 10 kişi falanlardı, Mercan anakucağında yanımızda uyudu ve hiç uyanmadı :) ama şu anda yatak odasında yatırıyorum daha uzun uyusun diye. Salonda uyumaz sanırım artık :)) Ve görüşü artık daha net ve derin olduğu için ve yaklaşık 2 aydır evde sadece benimle olduğu için yabancı birileri geldiğinde acaba ağlar mı korkar mı diye düşünüyordum. Sırf bu sebeple yürüyüşe çıktığımızda yolda birileri durdurup sevsin de bizim kız da değişik yüz görsün  istiyorum :)) Ama neyse ki dünki sakinliğiyle bu korkularımın boşa olduğu ortaya çıktı. Bir kenarda oturup yatıp bizi izledi Mercaniko. Pamuk helvam! Kucaklarına da verdik arkadaşların, ağlamadı. Her akşamüstü gezintiye çıkıp esnafla kısa sohbetler ediyoruz, sanırım bunun faydası oluyor.

Mercana bugünlerde baba dedirtmeye çalışıyoruz. Aaa üüü nnnn mmmm gibi sesler var ama henüz bbb ya benzer bir ses yok :) Annnneee diyor arada bi..

Bugün 5 Mayıs. Dün Kadıköye gittik ailecek. Ergo bizi özgürleştirdi diyebilirim. Sabah ilk uykusundan sonra çıktık. Hem çok sıcak hem de çok kalabalık olmaması için. Önce akmardaki plakçıya gittik. Janis plağı aldık. Akmarda bebek görmeye alışık olmayan esnaf Mercana baya ilgi gösterdi :) Sonra 2 sahaf gezdik. Sahaflardan birinin üst katında kimsecikler yoktu. Mercan ağladı. Ben de emzirip uyuttum. Babasının kucağına verdik. Yarım saat kadar kadıköyde gezinirken mışıl mışıl uyudu kuzucuk. Çiyada belki yemek yerdik ama çoook kalabalıktı. Alaman turist kafilesi vardı. Tatlı alıp eve geldik. Balkabağı tatlısı bozmuş gerçi sevmedik :(

Sait faik kitapları arıyordum, eski basım. İlk baskısını satıyordu bir sahaf. 200 teele. Bi de kendisi deri cilt yaptırmış. Gerçekten çok hoş olmuş ama yuh!!

Mercanla 11 mayıs cumartesi uyku eğitimine başladık. Tracy hogg easy ve yatır kaldırı uyguluyoruz. Easy'i harfi harfine uygulayamıyoruz. Çünkü bizim tatlışımız gündüzleri 45 dakikadan fazla uyumuyor, ve daha sık acıkabiliyor(oburiks) Kendi kafama göre aynı deseni uygulamaya çalışıyorum. Ama uyutma yöntemi olarak memede uyuma, pusette sallama, kucakta hoplama bitti. Bundan sonra asla dönmiycem çok kararlıyım. Zaten ben normalde uyuturken yatır kaldır kadar daha da fazla enerji harcıyordum.. Uyku eğitimi notları şurada.

4. ay muayene notları :

Doktor muayenemizde ölçümlerimizi yaptı doktorumuz. Baş 1 cm kadar büyümüş ama persentil değeri hala düşük. 25 :) Leventle benim kafamı ölçtü. E sizin ikinizin de kafası pek büyük değil, o zaman bebeğin de kafasının çok büyük olmasını bekleyemeyiz dedi.

Mercan doktor muayene ederken bize bakıyordu. Burdasınız dimi, bu kadın bana napıyo bilmiyorum ama siz güldüğünüze göre kötü bişey yok sanırım. Der gibi bakıyordu, canım benim. 

Doktor bize tatili ne yapacaksınız diye sordu. Üzerine çok düşünmemiştik ama 6 aydan sonraki ek gıdaların hayata girmesi ile tatil çok zor oluyormuş. E Levent de ancak temmuzda izin alabilecek, bu durumda tatil üzerine kafa yormamız ve rahat bir tatil nasıl olur bunu planlamamız gerekiyor.. 

Doktor muayenesinden önceki gece Mercan 23, 2,5 şeklinde kalktı. Son kalkışından sonra da 1 saat uyumadı. Ondan önceki günlerden de yorgundum ben. Doktor benim halsizliğimi farketti, saç dökülmesi var mı diye sordu. Demir ve multivitamine devam etmem gerektiğini söyledi. Bir de tiroidi tekrar ölçtüreceğim. 

Mercanın elinden tuttu, tabi bizim kız elinden tutmasına gerek yok, yattığı yerden kafayı kaldırıyor.. Ense kasları güzel gelişmiş dedi. Aynı performans henüz boyun kaslarımızda yok. Yüzüstü yatmayı pek sevmiyor. Ayrıca oturmaktan çok ayakta durmaya hevesli. Tabi ki doktor bastırmayın dedi.. E kasten bastırmasan da mesela banyo kovasına oturtmaya çalışırken ayakları öyle güçlü basıyor ki, zor oturtuyorsun.. Oturmadan yürüyenlerden olacak belki kızım :)

Diş henüz gelmiyor dedi. Oh beee. Düzenimizi kurmak ve biraz daha güzel günler için geç olsun güç olmasın diş işimiz.. 

Odasını ayırmayı düşünün yavaş yavaş dedi. E bu işin yavaşı mı var ben hemen aynı gece yani dün gece ayırdım odayı. Yanında yattım tabi. 1 hafta kadar yanında yatacağım. 1 kalkışında kalkmadı gece. Ve uyandığında ağlamıyor. Duvardaki süslerle konuşuyor. Notalarla, kuşlarla. E bunlar güzel gelişmeler tabi ki de. Bir de sallayarak uyutmayı tasvip etmiyor doğal olarak. Onun için de tracy hogg yatır kaldır deniyorum bu sabahtan itibaren.. Bakalım..

Demir ilacı verecektir sağlık ocağı dedi. Bence gerek yok, Mercanın yüzünden anlaşılıyor, soluk bir bebek değil dedi..

Kilomuz boyumuz zaten maşallah..

Eh önemli şeyler bunlardı..

Büyüyor pamuk prensesim :)

4. ay kilometre taşları :

7 Nisan 2013 Pazar-Anne Dediiin 
Babanın an-ne deyişini taklit ettin ve aannnee dediiin!!


22 Nisan 2013 Pazartesi- 
Oyun Oynayalıım
Artık oyun oynuyoruz. Fış fış kayıkçıyı, Ce-eee yi, en çok da ayaklarından tutup poponu kaldırdığım ve sonra beraber kahkaha attığımız orjinal oyunumuzu seviyosun

 Ayağa Kalkıcam!! 
Daha desteksiz oturamıyorsun ama ayaklarını yere basmaya çalışıyorsun. Elinden tutup doğrultuyoruz, nerdeyse dik duracak kadar güçlü basıyosun yere

28 Nisan 2013 Pazar- Ayaklarıım! 
Kış bebeği olduğun için ayaklarınla pek haşır neşir olamadın ama bu aralar banyoda ya da altını alırken biraz çıplak bırakıyoruz ve ayaklarını keşiftesin. Çok mutlusun yeni bir oyuncağın oldu

1 Mayıs 2013 Çarşamba-Herşey Ağzınaa
Bu aralar eline geçen herşeyi ağzına götürüyorsun. Buna battaniye, oyuncak, bizim ellerimiz de dahil. 

3 Mayıs 2013 Cuma-Yüzüme Dokunuyorsun 
Seninle konuşmak için yüzüne doğru eğildiğimde yanaklarıma yüzüme dokunuyor ve dokunduğunu keşfetmeye çalışıyorsun.

4 Mayıs 2013 Cumartesi-Banyoda Oyun
Son günlerdeki banyoların sulu olmaya başladı, ellerinle suya vurup etrafa sıçratmayı, ayaklarını kaldırıp kaldırıp indiriyorsun

11 Mayıs 2013 Cumartesi - 

 Merhaba Kadıköy
Bugün baban ve senle beraber kadıköydeki akmar pasajına gittik. Plak (janis joplin) ve kitap(sait faik) aldık. Etrafa bakındın, izleyeceğin birçok yeni şey vardı. Bir süre de babanın kucağında uyuya uyuya gezdin.

 Uyku Eğitimim Ve Kendi Odama Geçiş Bugünden itibaren kendi kendine uyumayı öğrenmeye başlıyorsun ve artık kendi odanda uyumaya başladın